Sayfalar

20 Temmuz 2009 Pazartesi

Karıncaların Toplumsallığı



''Bir karınca yuvasını ele alırsak, yalnızca her iş tanımının -yavruların yetişirilmesi, yiyecek arama, inşaat, yaprak bitkilerinin yetiştirilmesi vs.,- gönüllü karşılılı yardımlaşma ilkelerine göre gerçekleştirildiğini görmekle kalmayız; ayrıca, Forel ile birlikte, bir çok karınca türünün yaşamının, ana temel özelliğinin, her karıncanın çoktan yutulmuş ve kısmen sindirilmiş olan yiğeceğini topluluğun isteyen
  bütün üyeleriyle paylaşma zorunluluğu olduğunu da kabul etmemiz gerekir. Farklı iki türe ait ya da iki düşman yuvaya ait karıncalar, arasıra bir araya geldiklerinde birbirlerinden kaçınırlar. Ama aynı yuvaya ya da aynı yuvalar kolonisine ait iki karınca birbirlerine yaklaşır, anten leriyle bir kaç saniye birbirlerine selam verirler ve ''eğer bir tanesi aç ya da susamış ise ve özellikle diğerinin kursağı doluysa, hemen yiyecek ister.'' Kendisinden böyle bir ricada bulununlan birey bunu asla reddetmez; alt çenesini ayırır, uygun bir konum alır ve aç karıncanın yemesi için bir damla şeffaf sıvıyı midesinden ağzına getirir. Başka karıncalara bu şekilde (serbestlikle) yiyecek sağlama karıncalrın yaşamında o kadar belirgin bir özelliktir ve hem aç yoldaşların hem de larvaların beslenmesi için o kadar sıklıkla kullanılır ki Forel karıncaların sindirim borularının iki farklı kısımdan oluştuğunu düşünür: Arka kısım bireyin özel kullanımı için, ön kısım temel olarak topluluğun kullanımı içindir. Eğer kursağı dolu olan karınca bir yoldaşını beslemeyi reddedecek kadar bencillik ederse, ona bir düşman hatta kötü bir şeymiş gibi davranılır. Eğer bu ret, akrabaları başka bir tür ile savaşırken gerçekleşmisse, aç gözlü bireyin üzerine düşmanlarına karşı duydukları hiddetten daha büyük bir hiddetle yürürler. Ve eğer bir karınca düşman bir türe ait bir karıncaya beslemeyi reddetmemişse, o karıncanın akrabaları tarafndan bir dost olarak görülür. Tüm bunlar çok keskin gözlemler ve deneyler tarafından doğrulanmıştır.''
(P.A. Kropotkin- Karşılıklı Yardımlaşma)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder